Böyle Söylenir Hikmet

Bazı gazeller âşıkânedir, bazıları hakîmâne. Hakîmâne, yani hikmet yüklü; selîm aklın tefekkürünü taşıyan. Her zaman gördüğümüz küçük ayrıntılardan ibret göstererek, hayat düsturları çizer hakîmâne sözler.

Bir hakîm şunları demişti meselâ cömertlik bahsinde:

“İnşaatın alt katında yığılmış tuğlaları, üst kata taşımak için üçer beşer metre ara ile dizilmiş işçilerin; birbirlerine tuğla attıklarına baktım ve şunu anladım. Eline geçeni verirsen, cimrilik etmezsen yenisi gelir. Cömert olmayı böyle öğrendim.”

“Elinizi vermeye alıştırın, bir gün can vereceksiniz.”

“Beden almakla doyar, ruh vermekle.”

Hikmet şairlerinin en üstünü olan Nâbî (Urfalı, vefatı 1712)’ den birkaç örnek:

Olsa halkın rızkı hâsıl verzîş-i tedbîrden Kûdekân-ı bî-zebân mahrûm olurdu şîrden

Verzîş: Gayret, çalışma
Kûdek: Bebek, Kûdekân : Bebekler
Bî-zebân: Dilsiz
Şîr: Süt

[İnsanların rızkı eğer çalışmaya bağlı olsaydı, ağzı-dili söylemez bebekler ana sütünden mahrum olurdu.]

Tevazûu öğütlerken de der ki:

Zillet erbâbı olur nezd-i ilâhîde azîz Halk câmi’de el üzre götürür pâ-bûsun

[Alçalmadan yükselmek olmaz. (Anam derdi ki ben talebeyken: “Oğlum! Rezil olmadan vezir olunmaz.” Nitekim, bak ayakkabıya; akşama kadar ayak altında çiğniyorsun, oysa camide baş üzerinde taşıyorsun. Zilletten sonraki izzete bak; Allah evinde taç gibi baş üstünde taşınıyor.]

Bir diğer bahiste hikmeti şöylece vezne koymuş büyük şâir:

Siper olmakdan özge âteş-i dil-sûz-i kandîle Nedir sûdı bilinse revgân âb üzre tefevvukdan

Dil-sûz: Can yakıcı
Sûd: Kâr, kazanç
Revgân: Yağ
Âb: Su
Tefevvuk: Üstte olma

Bu beytin anlamını kavramak için “zeytinyağı gibi üste çıkmak” deyimini hatırlamakta yarar vardır. Hangi durumlarda söyleriz böyle? Laf kalabalığı veya kurnazlıkla hep üste çıkan kişilerden bahsederken ve onlara karşı doğan öfkeyi anlatmak istediğimiz zaman değil mi?

İşte bu noktada yukarıdaki beytin anlamını buluyoruz:

[Evet kandilde altta su ve üstte yağ bulunur. Yağ üste çıkmıştır. Fakat sonunda, yağ ateşe değip yanıp yok olmaz mı ve ne geçer eline? Yüksekte kaldı ama yandı. Görünüşte kazanç, esasta helâk oluş.]
 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir